6 Mart 2013 Çarşamba

Bak şu konuşana


Çocuklarla ilgili bazı kilometre taşları vardır ki bunlar sıkca sorulur ya da gündeme gelir. Bunlardan birisi ne zaman yürüdüğüdür. Başka bir soru da ne zaman konuştuğudur. Daha önce hiç çocuk yetiştirme işinin içinde bulunmadığım için bunların sanki birden meydana gelen bir olaymış gibi olduğunu zannederdim. Aslında yetenek gelişimi aniden oluşan bir durum değil. Yani basit bir şeyle başlıyor ve zamanla gelişiyor. Yani bir süreç.



Bizim ikizlerde de konuşma böyle adım adım ilerleyen bir süreç. Konuşmanın ilk evresi sadece bazı sesleri çıkartmaktan ibaret. İlk sesler ile anlamları arasındaki bağı onalara biz kuruyoruz. Onlar için hayati olan kelimelerden başlıyorlar. Anne, baba, mama gibi. Her gün bu kelimelere ek öğrenilen kelimeler geliyor.

Ada ve Can kolektif bir çalışmayla kendi sözcük gruplarını öğrendiler. Birisi bir sözcüğü buldu diğeride doğru yanlış aynı şekilde tekrarladı. Ada 14 aylıkken babaannesine “dadi” demeye başladı. Can da hemen Ada’yı taklit ederek babaannesine “dadi” demeye başladı. Daha sonrasında bakıcımıza da “dadi” demeye başladılar, babaanne demeyi öğrendilerse de bakıcılarına hala “ dadi” demeye devam ediyorlar. Can lambalara ilgi duyduğu için her lamba gördüğünde "banda" diyor. Ada'da aynı şekilde bizim defalarca doğrusunu söylememize rağmen banda deyip duruyor. Başka bir örnek de Ada pembeye pembe, kırmızıya ise cenbe demeye başladı Can kırmızı diyebilmesine rağmen o da Ada gibi kırmızıya cenbe demeye Ada düzeltinceye kadar devam etti.




Ada ve Can'nın ortak olarak geliştirdikleri ilk kelimeler aşağıdakiler oldu. ANNE, BABA, ANNEANNE, BABAANNE, AYDEDE, BADİ, DADİ, MOMMY, ADA, CAN, BİR, İKİ, ALTI, ON, GİTTİ, BİTTİ, ATTİ, EVE, MAMMA, ABİSİ, ABA, BÜYÜDÜM, EDA

Bunlar haricinde kendi uydurdukları bir sözcük gurubu da var.

Can-Ada sözlüğü

Gerçek
İkizler
SU
SÜT
YOĞURT
DÜTTA
MAKARNA
BABAKKA
EKMEK
EMENNİ
LAMBA
BANDA
BEŞ
BE
YEDİ
GEDİ
MUZ
MU
ELMA
AMMA
EZGİ
AGİ
BALIK
BA
DAYI
DA
HALA
HAVVA
AY VAR
AVVA
YILDIZ
ILDIZ
ARABA
AABA
CAN CAN
DAĞCAN
GEVREK
GEGİ
PEYNİR
MEYNİR
ANAHTAR
ATİTTAR
BELEDİYE
BEEDİYE
BERE
BEE



Bazı bize zor gibi gelen ama onlarım tam söyledikleri Uğur böceği, ayakkabı gibi kelimeler var ki bunları duymak bizi hayrete düşürmüştü.

Son bir kaç aydır tek kelimelerin ikili tamlamalar halini aldığını gözlemliyoruz. "mavi fil", "bembe kalp" gibi. Böylece cümle oluşturmalarında ilk adımlar atılmış oldu. Baba bitti dediğinde baba yemeğini bitirdi olarak algılıyoruz.

Ada Can'a göre daha fazla konuşma heveslisi görünüyor. Hele konuştuğunda dinlemeyince çok kızıyor ve bağırarak ilgiyi üstüne çekmek istiyor. Bu da hele konuşmayı tam olarak bir söktüğünde bizi nelerin beklediği ile ilgili bir fikir veriyor.